30 Eylül 2023

MASKE'NİN FAYDASI

    Covid 19 hastalığından mütevellit kısıtlamaların kaldırılmasının ardından kahvede buluşarak özlem gideren eski kafadarlar çaylarını yudumlarken içlerinden biri şöyle der:

   - Bana kalırsa maske kullanma mecburi ve devamlı olmalı.

   Diğeri:

   - Niçin mecburi ve devamlı olsun, der.

   Arkadaşı şöyle cevap verir.

   - Hiç olmazsa, fırçalama zahmetine katlanamadığımız dişlerimiz görünmez.


Mehmet İNCİ


Uzay Çağı Öyküleri

03.07.2021

Pendik. İstanbul

28 Eylül 2023

TELEFONU AÇTIN DA NE DİYE CEVAP VERMİYORSUN?

    SSK Emeklisi Osman Amca hızlı adımlarla, koşarcasına ilerliyordu. Mahalle Camisine Akşam Namazına yetişmekti niyeti. Müezzin ezanı bitirdi bitirmesine de mahallede kurulan pazardan dolayı kalabalıkta ilerlemekte ve yol almakta oldukça zorlanıyordu. Ninemizde iki adet ekmek almasını tembih etmişti. Bacak ağrılarına aldırmadan olanca gücüyle yürümeye devam ediyordu. Nihayetinde camiye ulaşmış ve cemaate yetişmişti. 

   Acelece tekbir alıp imam efendiye ve cemaate tabi oldu. Diz ve bacak ağrılarına rağmen cemaatle rüku ve secde etmekten kaçınmıyordu.  Namazın sonlarına doğru aceleden sessiz konuma almayı unuttuğu cep telefonu çalmaya başladı. Ne yapmalıydı şimdi? Az sonra namaz bitecekti. Lakin telefon susmak bilmiyordu. Utancından ve sinirinden soğuk terler dökmeye başladı. El yordamıyla cebindeki telefona müdahale etti. Telefonun sesi kesilmişti. Biraz olsun rahatladı. Kapattı mı, açtı mı bilmiyordu telefonu. Lakin az önce susmak bilmeyen telefonu susmuştu. İç huzura erişmişti az da olsa. O de ne. Cebindeki telefondan sanki hoparlörü açılmışçasına bir ses, caminin kubbelerinde yankılanıyordu.-

-Telefonu açtın da ne diye cevap vermiyorsun be adam.


26.07.2020

Mehmet İNCİ

Uzay Çağı Öyküleri.

Pendik. İstanbul 

18 Eylül 2023

TELEFONUNUZ ÇALMADIĞI İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM.

            Bir Perşembe akşamıydı. Semtin elektrikleri aniden kesilmişti. Uzun uğraşlara rağmen tamiratı yapılamamıştı. Yaşlı aile sakinleri “ne güzel oldu, böyle karanlığı da özlemişiz” dercesine uzaklara, çocukluk anılarına kadar giderken, yeni nesil “bu çağda da elektrik kesintisi mi olurmuş” diyerek sitem ve isyankarca tavırlar içerine girmekteydi. Bilgisayarların, cep telefonlarının ve tabletlerinin şarjları bitmişti. Bu hal ve durum içerisinde tüm semt sakinleri uykuya daldı. Nihayet sabah ezanına yakın bir zamanda şehre elektrikler verildi.

            Sabah uyandıklarında elektriklerin geldiğini gören semt halkı, alelacele cep telefonlarını şarj etme yarışına başlamışlardı. Güne geç başlayan bir çok kimseler de elektronik cihazlarını şarj etmekten mahrum kalmışlardı. Kahvaltılarını bitiren semt sakinleri Cuma Namazı için hazırlıklara başladılar. Hazırlıklarını bitirenler Mahalle Camisine doğru ağır adımlarla ilerleyerek namaz için mescitte yerlerini aldılar. Nihayetinde kalabalık bir cemaat eşliğinde Cuma Namazı kılındı. Cami görevlisi özellikle her zamankinden daha mutlu ve huzurluydu. Sevinci yüzüne yansımıştır. Gözleri bir ayrı parlamaktadır bu gün. Elektrik kesintisi nedeniyle şarjları olmayan telefonlar evlerde bırakılmıştı.  Dolayısıyla bir önceki haftalara göre namaz esnasında cep telefonlar  pek fazla çalmamıştı. Hatta hiç çalmadı da denilebilirdi.

            Derken namazın hemen akabinde Cami Cemaatine doğru dönmek ve birkaç cümle ile hitap etmek ister:

            -Muhterem cemaatim. Bugün sizlerden oldukça memnun kaldım. Her zamankinden ziyade mutlu ve huzurlu oldum. Sayenizde hep beraber huzurlu bir namaz kıldık.

            -Namaz esnasında cep telefonlarınız çalmadığı için sizlere ayrı ayrı teşekkür ederim.



        Mehmet İNCİ

        17/09/2023

        Pendik. İstanbul

        Uzay Çağı Öyküleri